19 Mayıs 2015 Salı
1 Bebek ve 1 Çocukla gezilir mi? konulu blog yazısıdır.
13 Kasım 2014 Perşembe
yanlış alarm!!!!!!!
Ohoo bir yılı geçmiş ya yazmayalı. naber blog? brn kısaca biit tolelet meselesi konuşup kaçacağım aslında. kızmazsın umarım. bugün günlerden bir kreş günüydü - anlaşıldığı üzere Borik kreşe başladı, bayağı da oldu, iyi oldu- neyse efendim, çaldı çuldur çalkantılı hayatımızda, bugün çok neşeli bir haber duyduk. Borik kreşte kakasını tuvalete yapmişşşşş, aman ne sevindik, bir görsen yeminle ağzımız kulaklarımızda. e neredeyse 3 yaşına girecek bebemizden en çok beklediğimiz gelişme basamağı bu sonuçta. aman şimşek mcqueen adakları mı adamadık, renkli, arabalı, dinazorlu, yelkenli donlar mı almadık, anane her sefer yapışında bizim ece, ya allah deyip işe mi girişmedi, ama her seferinde tükürdüğümüzü falan hep yaladık. Ne yalan söyleyim ben pek yanaşmadım, zor iş be, o p.p. nereye nasıl çiş yapacak bilmiyorum ki zaten. Kız da her şey aynıydı benim için. Borik bey, kah öyle kah şöyle herkesi, her durumu büyük kurnazlıklar ve sebat göstererek atlattı. sıkıştırınca eğil kulağına bir şey söyleyeceğim dedi: 'Boran kakasını beze yapacak.' Aman ne laflar bu konuda, çoğunu da unuttum bak. Bugün şahane haberi duyunca, öğretmeni de artık Borişe şu giymeli bezlerden alın, ama bez demeyin deyince, biz koşa koşa o bezlerden almaya gittik. Yanında şimşek adağımızı da yerine getirdik, oh mis gibi helaya otururken, müzikli janjanlı bir bebe helası da kaptık, derken derken, e oğlanın kucağı dopdolu falan, abla da melul melul oyuncaklara bakıyor, yazık kıza diye, bir de ona kızlar arasında gayet popüler olan, ama adını hiç anmak istemediğim gotik bebeklerden aldık, kan ter içinde kendimizi eve attıkkkk. hadi maşallah, oh süper, şimdi oğlan giyer o bezlerden, zaten gitmiş oturmuş m.mış, tamam bu konu rayına girdi, ablasının kardeşi nasılsa, bir iki altına kaçırır, ohhhh amannnnn, şapşahane işte, yaşasın Eda öğretmen ve hela arkadaşı Murtazaa nidalarıyla oğlanı soyduk, düttürü bebe helasını banyoya koyduk, ve yok, ııhhh, istemem, oturmammmm, m.mammmmm, amannnnnnnnn neyse, okulda yapmış,giydiririk şimdi o bezlerden, abi donu koyduk adını da,tuvaleti gelince söyler nasılsa, neyse efendim, tabii ki oğlan onu da giymedi:)) ay bi mcqueen adağı işe yaradı, oynayıp duruyor, kaptım ben bunları diyor bir de, kandırdı ya bizi bildiğin. ha bu arada ben üç beş kakalı, üç beş te çişli üst baş yıkadım, yemek yapsmadım, asabım oynadı, sarsıldım, ve sanırım mosmor oldum. eleman şu anda şerle ele geçirdiği mcqueen ve mcgueen'in babasına sarılmış vaziyette,.ıçında bezle, ben masala vs ye tahammülde zorlanıyor olduğumdan, bildiğin ayağımda uyumaya çalışıyor. bitti. bu kadar. kim bilir belki bloga yeniden yazı girmeme vesile olur.
5 Kasım 2013 Salı
UNUTMADAN
Bugün okuldan eve geldim, Naze, Aysun ablamız, anane, Boran evdelerdi ben geldiğimde. Ne güzel ki bugün de eve girişimi tezahüratlarla karşıladı kızancıklarım. Doğruca banyoya gittim, geçerken ahalinin halini hatırını sordum, Boran da Mama Mamaaa (anne demek) diyerek arkamdan geldi ördek yavrusu gibi:)) Borancığım sen naaptın bugün, iyi misin?, dedim. Cevap geldi: İYİİİ. Heyyytt be, büyümüş te İYYİİİ dermiş
13 Eylül 2013 Cuma
ah ah blogcuğum, hangi birini anlatayım. çocuklar yatarlarsa yarım saat içinde yazacağım. yok yazmadıysam anla ki sızıvermişim, onlar ayakta:))
8 Eylül 2013 Pazar
1 Haziran 2013 Cumartesi
Kızıma, Oğluma
Bugün 31 Mayıs 2013 cumaydı. Siz derin ve tatlı uykularınızdasınız. İstanbul mahşer yeri. Bir ağaç öldü bir millet uyandı demişti Nazım Hikmet. Biz sizi bekliyoruz evimizde ama dostlar sokakta ağaçları, hürriyeti ve onurumuzu korumak için direniyorlar. Merak ederseniz, tarihe açar bakarsınız büyüyünce.
15 Mayıs 2013 Çarşamba
Çığlık!
bir kaç haftadır oğlum her şeye çığlık atıyor. İletişim biçimi bu! Ama ben bugün aksi gibi öyle yorgunum ki, başım çok ağırıyor yahu...Bak yine başladı... Adamın ağzı şakır şakır diş dolu, yarısı çıkmış, yarısı çıkıyor, böyle minik çakıl taşları... Belki ondandır... Oğlum