Biz bugün öğleden sonra anne-kız çok uyumuş ve şişmişiz. Uyanınca tam kapının dibindeki manavdan bir karpuz alıp yiyelim içimiz serinlesin dedik. Aşağı indik, minik trakya karpuzumuzu, minik çengelköy hıyarlarımızı alışveriş çantasının içine yerleştirip eve geri çıktık, kapı önünde ben dengeyi kuarmadım herhalde ve anahtarı halen yapılmakta olani bitermi bitmez mi bilinmez asansör boşluğunun derinliklerine duvar dibindeki bir küçüücük açıklıktan sıpıtıp attım. Neyse baba yakındaydı geldi bizi eve soktu. Yemek yedik, baba kişisi halı saha maçına gideceğinden, biz de çok uyuyup şiştiğimizden ve NAZE kızla tek başıma başedemeyeciğimi düşündüğümden kalkıp fakülteden arkadaşım E. ye gittik. Az biraz değişik değişik oynar mor saçlı bebekle demiştim:)) Biz de laflarız değil mi? Ne güzel fikir. Zaten geç vakte kadar da kendi isteğiyle uyuyamaz vakit şen geçsin istemiştim. Oy oy... Gerisini herkes yazsın kendi 2 yaş bebesine göre, tek söyleyeceğim kızımın arkadaşımın gözünü gül dalından fırça sapıyla dürtmek suretiyle çıkarmaya çalışmasıdır. Şirince şarabıda cabası.
24 Ağustos 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder