27 Kasım 2010 Cumartesi

Ezber Mezber:)))

Çocuk kısmısı her söyleneni bir yerlere kaydediyor, sonra da olur olmaz yerlerde bammm diye söylüyor. Apışıp kalıyorsun. Şimdi benim nacizane Rumeli genlerimden geldiğini düşündüğümüz muziplik halim var galiba, aslında bayağı mesafeliyimdir, hatta soğuk moğuk diyenlere de rastladım kendim hakkında. neyse. Ben geceleri Naze'ye masal anlatırken-ki her nedense her klasik masalda bir kurt mevzuu mevcut- durum yumuşasın diye masalın sonunda .... iyi kalpli avcı kurdu g.... vurmuş diyordum bir kaç zamandır. Elbette ezber meselesini es geçmişim:)) Bugün arkadaş, adı lazım değil bir alışveriş merkezinde babaya yıllık takım elbisesini alırken, kendi kendine eğleniyordu... Çıktık ordan terasta sigara molasında mırıl mırıl masal anlattığını duydum, veeeee masalın sonunda beklenen oldu elbette:)) Zavallı kurt:)) Herkes bize baktı mı? İyice kolaçan ettim sağı solu,duymadı kimseler:))

Yine ezber meselesinden: Ben yine bayağıdır İngilizce şarkılar söylüyorum, klasik çocuk şarkıları, ilgilenmiyordu yakın zamana kadar. Sonra söylemeye başladı, hmmm dedim, demekki kazınıyor belleğe, devam edelim. Sonra bugün yine, BAAA BAAAA blacksheep diye başladı kendi kendine, şarkı bitti, bayağı öğrenmiş dedim içimden. Şarkı yeniden başladı: ANNNEEEE blacksheeep..... alla alla dedim, içimden tabiii, yeniden başladı: Nazzzeee balacksheeeeppp......soonra yeniden: SAAARAAAAA blackship...... vayyyyy dedim, gurur duydum çocuğumla:)))BAAABAAA,yı baba sanması epey gururumu okşadı:))

22 Kasım 2010 Pazartesi

TATİL

 



Bayram demek önce Konya sonra Gebze ziyareti demek. Eskihisar demek kokoreç yerken etçiller, parkta onları beklemek demek...Hava da nasıl güzeldi, limonata gibi. Sonra eve döndük, Culi'yi Yusuf amcaların akvaryum kreşinden aldık, evimizi, kendimizi pırıl pırıl yaptık, gitme kızım okula ben evdeyim bugün dedim, şakacıktan tabiii, Naze cevap verdi:
-Annee gece kalmam merak etme gelicem
-Gece de kalsaydın bari:))

Hayat rutininde devam ediyor yani:))
Posted by Picasa

12 Kasım 2010 Cuma

SABAHIN KÖRÜ

Akşam, 1 haftadır devam eden salya sümük vaziyetimden olsa gerek 9.30 gibi uyuyuvermişim. Bu sabah ta elimde olmayaraktan 6.30 da uyandım. Biraz da eski alışkanlığımdan kurtulamadığımdan olsa gerek, dile kolay 7 yıldır 7.20 de başlayan dersler yüzünden 6.30 du güne başlama saatim. Şimdi normal insanların olması gerektiği gibi bir saatte çalışmaya başlıyorum. Kızımı uyandırıp kreşe götürmeme bile daha yarım saat var... Mucize gibi bir şey oldu ve ben İstanbulun göbeğinde, ülkenin herhangi bir yerinde rastlanması zor bir çalışma ortamının içine girdim. Sanıyorum, evet kesinlikle, hayatımın hiç bir döneminde bu kadar az öğrenci mevcuduyla ve bu kadar rahat bir ortamda çalışmayacağım. Şımarıklık etmeyelim değil mi? Toplam öğrenci sayım 50 nin altında, hadi tam rakam vereyim; 45:))) Şaka gibi... Üstelik 4.5.6.7.8 sınıfların derslerine giriyorum, yani hepsi bu kadar...Tabii bunda okulumun yeni açılan bir okul olmasının ve normal sayıya ancak önümüzdeki yıl ulaşacak olmasının payı var. Mucize gibi değil mi hakkaten?
Herkes memnun hayatından evde, Naze kreşe güle oynaya gidiyor, sevinçle dönüyor.Yaptıkları işlerin, öğrendikleri şeylerin haddi hesabı yok. Akla uygun bir kreş bulabilmek için insanların yıllarca uğraştığı İstanbul şehrinde yavrum Öğretmenevinin kreşine giidiverdi bir anda,o oldu...Adı havalı içeriği boş olanlardan olmasın istedimdi, öyle oldu. 8 kişiler onlar da, her çocuğa çoğunlukla 1 öğretmen düşüyor, yemekler benimkilerden iyi, sunuş harika, öğretmenler aydın, fiziki yapı ortalamanın üstünde daha ne isterim.

Koca beynelminel bir Anadolu Turizm otelcilik okulunda, pek bir şey anlatmaz ama ilk kez kalitenin yüksek olduğunu söylediği bir yerde çalıştığını söyledi bir keresinde,tamam yani:))

Bu yıl kafamıza şans kuşu pislemiş olabilir, herkese GÜNAYDIN

8 Kasım 2010 Pazartesi

Günlerden bir gün...

Günlerden bir gün küçük kızımız bir Japon balığı istemiş, adını da Culi koyacakmış...
Her sabah, 3 haftadır, okula gitmeden önce Culi'yi besliyor, halini hatırını soruyor, el sallıyor... Sahibine benzemeyen hayvan olmazmış, o da pür neşe yemini kapıyor, fırıl fırıl yüzüyor, geçen akşamlardan birinde neredeyse fanustan çıkacaktı zıplarken,süzgeç koyayım üstüne bari geceleri.

Günlerden bir gün küçük kızımın arkadaşlarından üç tanesi hastalanıp okula gelmemiş, bu sabah giderken 'anne inşallah iyileşmişlerdir' dedi... İnşallah iyileşmişsinizdir çocuklar...